kadınlar kendilerine yalan söyleyen erkeklerden hoşlanır

kadınlar kendilerine yalan söyleyen erkeklerden hoşlanır

evet aynen öyle bazı aklı havada kadınlar kendilerine yalan söyleyen erkeklerden hoşlanır. ha ben çok mu akıllı zannediyorum kendimi, şimdi böyle soran çok kişi olacaktır, ama şöyle söyleyeyim ben karşımdaki erkek bana yalan söylemesin diye mücadele eden biriyim ve canım acısa da duymak istemesem de bana düşündüklerini ve hissettiklerini söylemesini beklerim her daim hemde.. ve inanın bir erkeğin size her konuda dürüst olması kadar mutluluk verici ve şükredilmesi gereken bir duygu daha yoktur sanırım kadın-erkek ilişkisinde.. ama gel gelelim bazı kadınlar öyle olmadıkları ve işin garip yanı öyle olmadıklarını da bildikleri halde yine de karşılarında kur yapan ve onda olmayan şeyleri arka arkaya sıralayan beylere olur olmaz her şeylerini sunuveriyorlar.. tamam sende olsa bile o söyledikleri, eee ne olmuş? ne var hemen yelkenleri suya indirecek? evlenecek adam yatakla başlamaz bunu unutmayın hanımlar.. bunları yapanlar kapalı olsun açık olsun fark etmez genellikle imanı ve inancı zayıf, boşlukta ve hele de içki içen kadın tiplerinde çok sık görülüyor ne yazık ki.. nitekim; akıllı kadın bu duruma düşmeyen ve gördüğü hiçbir, evet hiçbir yakışıklı erkeğe evet demeyen kadındır.. akıllı kadın yalnızca KOCASINA evet der ve bu sayede bedeni de, ruhu da, psikolojisi de, namusu da TERTEMİZ kalır..

Uzun zamandır içinde oluşan boşluklar, eşinin ilgisizliği, maddi sorunlar ve aldatıldığından şüphelenmesi, evliliğini bitirmeye karar vermesine sebep olmuştu. O gece, artık kimseye hesap vermeden dışarı çıkıp, yıllardır yaşadığı cehennem hayatının intikamını alırcasına eğlenmek istiyordu. Bütün arkadaşları ayrılığını desteklemişler, hatta geç kaldığını bile söylemişlerdi.

Barda oturan bu güzel kadınlar, neşe içinde kadeh tokuştururken, kenardan onları seyreden beylerin elbette dikkatini çekmişti. Bir müddet sonra etraflarındaki sandalyeler de bu adamlar tarafından dolmaya başladı. Kahramanız bayanın yanına oturan, hafif kır saçlı, yakışıklı bey, önce çakmak istedi. Ardından tanışmak için elini uzattı ve sohbet başladı. Birbirleri hakkında çok özel konulara girmemeye çalışan bu ikili, gece boyunca uzun uzun muhabbet ettiler.

Kadın, bütün sohbet boyunca, boşanarak ne kadar doğru bir karar verdiğini, etrafta son derece kibar ve yakışıklı adamların olduğunu bugüne kadar fark etmediğini düşünüyordu. İkisinin konuşacak ne kadar çok şeyi vardı… Aynı yazarları, ressamları, müzik türlerini seviyorlardı. İkisi de spor yapıyor, tüm konser ve filmleri kaçırmamak için günler öncesinden bilet almaya çalışıyorlardı.

Kadın, adamın kendisine ilahi güçler tarafından yollandığını düşündü. Ne de olsa, bunca yıl yaşanan kahırlı hayatının bir mükafatı olacaktı. Gözlerini birbirlerinden hiç ayırmadan yapılan konuşmalar, içkinin de etkisiyle romantikleşmeye başlamıştı. Sevgiye aç, başını birisinin omzuna dayamak ihtiyacı içinde olan kadın, geceyi adamın kollarında bir otel odasında bitirdi. Uzun zamandır hissetmediği heyecanı yakalamış, sarılıp uyuyakalmadan önce, aklından “bundan sonra mutlu bir ilişkisi olacağını” geçirmiş ve yüzündeki tebessümü rüyalarına taşımıştı.

Sabah uyandı, hala gülümsüyordu. Yatağın içinde döndü, kolunu yan tarafa doğru uzattı. Yatak boştu. Odaya bakındı. Adamdan hiçbir iz kalmamıştı. Bir müddet bekledi. Dışarı, kendisine çiçek almaya çıktığını düşündü. Aşık olmuştu. Kendini çok hafif ve mutlu hissediyordu. Aradan saatler geçti ancak adam dönmemişti. Giyinip aşağı indi. Resepsiyondan hesabın kapatıldığını öğrendi. Bir anda yıkıldı kadın. Üstelik adam bir telefon numarası bile bırakmamıştı. Telefona sarılıp, dün akşam birlikte olduğu en yakın arkadaşını aradı. Gece aynı barda buluşmaya karar verdiler. Belki adamın önemli bir işi çıkmıştı. Acil gittiği için, telefonunu bırakmayı unutmuştu. Akşam aynı mekana gidip, orada bekleyeceklerdi.

Hava karardıktan sonra, iki arkadaş aynı barda buluştular. Gecenin tüm detaylarını heyecanla anlatıyordu kadın. Saatler geçti ancak gelen olmadı. Barmene adamı sordular ancak tanımıyordu. Kadının yüzündeki heyecan yerini hüzne bıraktığı sırada, yanlarına son derece karizmatik bir adam oturdu. Dönüp kadından ateşini istedi ve tanışmak için elini uzattı….

Candan Ünal